Şaman (kam, oyun, udugan, beki, baksı), ruhani alem ile fani alem arasında köprü niteliği taşıdığına inanılan kişidir. İnsanları kötü ruhların şerrinden çeşitli yöntemler kullanarak kurtaran şamanlar, ilkel zamanlarda saygı duyulan önemli şahıslardır. Şaman kültüründe müzik ise ruhlarla bağlantı kurmak ve transa geçmek için yapılan bir çeşit dinî ayinin temel unsurları arasındadır. Ses ve ritim şamanlar için ruhlarla iletişime geçmenin kuvvetli bir yoludur.
İlkel zamanlarda hastalıkların kötü ruhlar veya cinler tarafından insanlara verilen rahatsızlıklar olduğuna inanılmaktaydı. Bundan dolayı bir gün çok sağlıklıyken ertesi sabah ateşler içinde yanıyor olsaydınız size kötü ruhların (günümüzdeki isimleri mikroplar) musallat olduğu düşünülürdü. Eğer bir bebek hasta veya ölü doğarsa kötü ruhların kendi bebekleriyle sağlıklı bebekleri değiştirdiğine inanılırdı. Şamanlar, kötü ruhlarla ses ve ritim aracılığıla elde ettikleri müzik ile iletişime geçip onları hasta kişinin çevresinden def ederlerdi. Giden bebek geri gelmezdi belki ama kabilenin şamanı, sağlıklı bebeğin kötü ruhların elinden sıyrılıp incinmeden tanrıların yanına ulaşması için ayinler düzenlerdi.
Şamanlar için müziğin birden çok kullanım yönü vardır. Enstrümanlarını: transa geçmek ve yardımcı ruhları çağırmak, tanrılarla iletişime geçip buyruklarını kabilelerine bildirmek, kötü ruhları korkutmak ve ortamdan uzaklaştırmak gibi amaçlar doğrultusunda kullanırlar. Bu ayinlerde aynı zamanda ateş, su, toprak ve şifalı olduğuna inanılan otlar da kullanılır. Ayin yapmak için gerekli olanların en önemlisi davuldur. Altaylılar ve Sahalar bu davullara “tüngür” derler. Davul Türkler tarafından tarihin en eski devirlerinden beri kullanılmaktadır. Buna ait Çin kaynaklarında da kayıtlar mevcuttur.¹
Çulım Türklerinde şamanlar, ayaklarını yere vurarak çıkarttıkları sesle kötü ruhları uzaklaştıracaklarına inandıkları için demir nallı ayakkabılar giymeyi tercih etmişlerdi. Yakut şaman efsanelerine göre ise davulun çıkardığı sesler, yardımcı ruhları davula toplamakta, kötü ruhları korkutmaktaydı.² Tüm bu sayılanlar ancak hekimin veya şamanın şarkılarla, danslarla ve tütsülerle desteklemesi üzerine işe yarar hale gelirdi.
Müzikle tedavinin atalarından olan şamanlar, günümüzde kimileri tarafından ‘ruh bilimci’ olarak da adlandırılmaktadır. Zamanla gelişen tıbbi yöntemlerin yanında şamanların kullandığı müzik ile tedavi yöntemi bugün psikiyatri (ruh ve sinir hastalıkları) alanında farklı varyasyonlarda hala kullanılmaya devam edilen bir yöntemdir. Günümüzde yeni doğan yoğun bakım ünitelerinde büyümeyi hızlandırma, stres azaltma ve hastaneden kalış sürelerini azaltma gibi etkilere sahip oluşundan alzheimer hastalarının tedavi süreçlerinde destekleyici unsur oluşuna kadar tıbbın çoğu alanında kendine yer bulmaktadır.
Kaynakça:
¹ Sadettin Gömeç, Şamanizm ve Eski Türk Dini Eğitim Fakültesi Dergisi, Sayı 4, s.43
² Merve Çerkez, Türk Kültürü ve Hacı Bektaş Velî Araştırma Dergisi 36 (2005)