Siyasi Partiler
Siyasi iktidarı ele geçirmek ya da en azından ona ortak olmak amacıyla örgütlenmiş insan topluluklarına siyasi parti denir.Siyasi partileri öteki toplumsal örgütlerden ayıran en önemli farklar: amaçları (siyasi iktidarı ele geçirmek) ve çalışma yöntemidir.
Siyasi Partiler ilk olarak 19. yüzyılın ortalarında ABD ve İngiltere’de görülmüştür. Bunun nedeni de; oy hakkının ilk olarak bu ülkelerde kitlelere yayılmaya başlamasıdır. **Servet, vergi vermek gibi belirli ölçütlere dayanan oy hakkı, ABD’nin Newyork eyaletinde 1827’de, İngiltere’de 1832 yılında genişletildi.
İlk siyasi parti 1795-1800 yıllarında ABD’de Cumhuriyetçi Parti, İngiltere’de ise 1877’de kurulan Liberal Federasyondur. 2. Dünya savaşından sonra siyasi partiler demokrasi hayatının vazgeçilmez unsuru olmuştur.
Türkiye’de siyasal partilerin doğuş süreci Osmanlı İmparatorluğu’ndan buyana süregelen bir geçiş özelliğine sahiptir. Bu sebeple Türkiye’de kurulan siyasal partiler sisteminin geçmişini, Osmanlıdan devralınan parlamenter geleneğinin oluşum süreçlerinde aramak gerekmektedir. Türk toplumlarında meclis kavramı kurulan ilk devletlerden beri mevcuttur. Ancak Anayasal bir süreç olarak parlamenter sistemin oluşumu XIX. yüzyılın sonlarından itibaren Osmanlı siyasal sisteminde kendisini gösterecektir. Bu anlamda Türkiye’nin ilk yazılı anayasası 1876 yılında yapılan Kanun-i Esasi’dir. Kanun-i Esasi’ye giden yolda ise 1808 Sened-i İttifak, 1839 Tanzimat Fermanı, 1856 Islahat Fermanı gibi hadiseler anayasa sürecine geçilmesinde atılan önemli ilk adımlar olarak değerlendirilebilir. Fransa’da ilk anayasanın 1791 tarihli ve Birleşik Devletlerde ilk anayasanın 1787 tarihli olduğu düşünülürse geç bir tarih olarak görülebilir. Buna karşılık Osmanlı’nın gerileme arayışlarına bir çözüm yolu bulmak amacıyla başlayan yurt dışına öğrenci gönderme süreci, Osmanlı aydının Avrupa’da tanıştığı ferdi hürriyet fikirleri ile birleşecek ve parlamenter sistemin mücadelesi bu seyirde gerçekleşecektir. Bu anlamda asker ve sivil bürokrasinin temsil ettiği aydınlar Osmanlı’da ve sonrasında kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nde değişimin önemli aktörleri olarak karşımıza çıkmaktadır.
Siyasi partilerin görevleri; halkın toplum sorunları karşısında bilinçlenmesini, kamuoyunun oluşmasını, toplumdan gelen istek, dilek ve beklentilerin siyasi kararların alındığı merkezlere iletilmesini sağlamaktır.
Siyasi partilerde en önemli unsur insandır. İnsanlar siyasi partilerin örgüt yapıları içinde değişik görevlerde ve konumlarda bulunurlar. Siyasi Partiler ile ilgilenen insanlar 4 ana kümede toplanır. Bunlar; 1.Yöneticiler (Liderler) 2.Profesyonel Politikacılar 3.Militanlar 4.Sempatizanlar
Siyasi partilerin en tepe noktasındadırlar. Bazı siyasi partiler liderin kişiliği ve gücüyle yaşar. Bu partilerin ömürleri liderin ömrü kadardır. Parti Genel Başkanları ve yardımcıları Sekreter ve yardımcıları İl başkanları bu gruba girmektedir.
Profesyonel siyasetçiler, partiye ideolojik nedenlerden çok, kendisinin ve çevresinin özel çıkarları için girerler. Toplumun çıkarı için çalışmadıklarından, bu siyasetçiler kolayca parti değiştirebilirler. (manevra kabiliyeti)
Militanlar parti içinde aktif görev alırlar, parti toplantılarına sürekli katılırlar ve yeni üyeler kazandırmak için parti propagandası yaparlar. 1-Parti için özel hayatını feda eden ve partinin verdiği görevi tehlikeli olsa bile yapabilecek derecede partiye bağlı olanlara partizan denir. 2-Parti için özel hayatını feda etmeden çalışanlara da propagandacı denir. Militanlar çoğunlukla komünist ve faşist partilerde görülür. 4. SEM
Sempatizanlar partiye üye olup aidat ödeyen, partiye ilgi duyan, parti toplantılarına sürekli ya da zaman zaman katılan, partiye oy veren kişilerdir.
KAYNAK: https://acikders.ankara.edu.tr/pluginfile.php/70701/mod_resource/content/0/6.%