GERÇEKTEN PERDEYE: Alan Turing
Azim ve motivasyonun kaçınılmaz sonu olan filmler her zaman için bizlere ilham vermeyi başarmıştır. Özellikle de gerçek hikayelerden esinlenilerek beyaz perdeye uyarlanan başarı hikayeleri, vermiş oldukları motivasyonla hayata yeniden başlamamız için bizleri teşvik etmiştir.
Bu yazımızda bilgisayarın mucidi sayılan Alan Turing’in hayatına ve onun hayatını konu alan Imitation Game Enigma filmine odaklanacağız.
Andrew Hodges’in kaleme aldığı Alan Turing: The Enigma kitabından uyarlanan, ülkemizde 20 Şubat 2015 tarihinde vizyona giren, başrollerini Benedict Cumberbatch ve Keira Knightley’in paylaştığı 2014 yapımı, Morten Tyldum filmi Imitation Game Enigma’da bir İngiliz matematikçi, bilgisayar bilimcisi ve kriptolog olan Alan Turing’in hem çocukluk yıllarından kesitler görüyor hem de İkinci Dünya Savaşı sırasında Nazilerin kullandığı Enigma kodunu çözme sürecini izliyoruz.
Peki kim bu Alan Turing?
Modern bilgisayarın öncülerinden biri olan Alan Turing 23 Haziran 1912 tarihinde İngiltere’nin başkenti Londra’da doğdu. 6 yaşında iken St Michaels okuluna başlayan Turing, 1926’da 14 yaşındayken Dorset’te ünlü, çok pahalı bir özel okul olan Sherborne Okuluna girdi.
28 Mayıs 1936’da sunduğu “Hesaplanabilir Sayılar: Karar Verme Probleminin bir Uygulaması” adlı çok önemli bir makalesinde, eğer bir algoritma ile temsil edilmesi mümkün ise düşünülmesi mümkün olan her türlü matematiksel problemin böyle bir çeşit makine kullanılarak çözülebileceğini ispat etmiş oldu. Haziran 1938’de tezini bitirip Felsefe Doktoru unvanını kazandı.
Alan Turing, II. Dünya Savaşı’nda Alman şifrelerinin kırılması konusunda önemli çalışmalara imza atan ekibe değerli katkılar yapmış ve bu şifreyi kırarak savaş kahramanı ilan edilmiştir. Tarihçilerin tahminine göre enigmanın kırılması savaşı iki yıldan fazla kısaltarak 14 milyon hayatı kurtardı.
Eşcinsellik suçlamasından yargılanıp 1 sene boyunca kimyasal olarak hadım etme yöntemi olarak kullanılan östrojen iğnesi olmaya mahkûm edildi. 8 Haziran 1954’te temizlikçisi onu Manchester’deki evinde ölü buldu. Bir gün evvel, yatağının kenarında bıraktığı yarı yenmiş siyanürlenmiş zehirli elmayla siyanür zehirlenmesinden 7 Haziran 1954 tarihinde öldüğü açıklandı.
Turing’in çalışmaları bilim insanlarının “Turing Makineleri” diye adlandırdığı araştırmalara ilham kaynağı oldu. Bugün o makinelere bilgisayar diyoruz.
1966’dan beri, Alan Turing anısına “Bilgisayar Mekanizmaları Birliği” tarafından her yıl, bilgisayar camiasına teknik makaleler yazan bir kişiye bilgisayar biliminin Nobel’i sayılan “Turing Ödülü” verilmektedir.